Merhaba
Kelime silmek için find and replace e gelinir. Selamet kelimesi boşlukla degistirilir.
Ya da delete duplicate diye bir button var yukarılarda o da aradığınız şey olabilir

find and replace kısayolu ctrl+h

elimde 3000 kelimelik bir liste var, bu kelimeler tek tek, cumle halinde degil. 2800 tanesi ayiklanmasi gerekiyor. ama ayiklanmasi gerekenleri bilmiyorum, o 2800 taneyi listeye ekleyip, a dan z ye siralayip, yinelenenleri tamamen silersem olayi cozebilicem. tek tek 2800 taneyi aratip bunu yapma imkanim yok, bi cozum yolu var midir

www.google.com.tr

Olmazsa sabah mesaj atın yapalım. Ya da dosyayı [email protected] e atın sabah geri yollayayım

Merhaba, bir de Excel olacak - c'yi unutmayalim

@kisa mail yolladim

Verilerin olduğu sütunu seçip koşullu biçimlendirmeden yinelenen değerleri kırmızı renk yapabilirsin. Bundan sonra filtre ekleyerek kırmızı hücreleri filtreleyip, bu hücrelerin satırlarını silebilirsin.

Bende de oyle, arkadaslarimda da, son zamanlarda basvuran herkesin o sekilde kaldi duruyo.

Ben de ayni durumdaydim yaklasik 2-3 hafta sürmüştü son yeşilin yanması, uzun sürüyor yani

Aynı şeyi yaşadım. Öncesinde bedelli başvurumu yaptım. Doktor randevumu sonrasında yaptırdım. Kırmızının yeşile dönmesi uzun sürüyor ama sonunda dönüyor.

normal kola içmiyorum
zero yu da haftada 1 belki içerdim
tadını da severdim
ama ne olduysa oldu son 1 ayda tüm tadı değişti zero’nun şuruba döndü.

yok öyle bir şey

azili bi colasever olan ben bile tadindan sogudum, bim' in sekersiz colasini iciyorum artik

aynen oyle, son 4 seneden beri boyle. pepsi iciyoruz sadece disarida icersek sayet.

Sanırım üretim partisine göre kullanılan şeker değişiyor. Şeker ya da fruktoz surubu kullanılıyor. İçindekiler kısmında yazdığına göre kapaktaki seri no'da belirtiliyor, S ise şeker, F ise fruktoz şurubu. Tat farkı bundan kaynaklı olabilir.

Kolayı ya 200 ml şişe ya da kutudan içmelisiniz yoksa tadını alamazsınız.

Ben de tat alamiyorum artik.
Hele Pepsi hepten batirdi. Eksiden Coca cola olmadigi yerde Pepsi'yi seve seve icerdim simdi tam bir serbet. Hatta Pepsi cok asitli yeaa diye sikayet ederlerdi ben cocukken, asiti fazlaydi icerken yakardi boyle. Simdi karamelli su gibi asit falan yok.
Coca cola da dedigin gibi bozmakla birlikte hala pepsiye kiyasla iyi.

Katılıyorum. Ben Pepsi’ye geçtim.

kesinlikle katılıyorum eskiden gazdan dolayı ani içerek burnumuzdan yaka yaka gelirdi o kola gazı artık öyle bir olay yok resmen şerbet.

sadece kolada değil tüm abur cuburların tadları son 7-8 senede çok bozuldu; maliyet, rekabet gibi etkenler yüzünden malzeme kalitesini boktanlaştırdıklarını düşünüyorum.

kesinlikle değişti bence de.

aynı şeyi cipsler için düşünüyorum. lays artık berbat.

köftelik yapmaya çalışmış, yasal orandan bir kuruş fazla yapmayın. yasal oran budur diyin.

Yasal oranı yap geç, çıkartamaz. Mahkemeye verir vs o da en az 1-2 sene sürüyor. 1 seneden önce çıkartamaz seni o evden.

torunu oturmayacak diye size niye %30 çakmaya çalışmış onu anlamadım. vallahi bu ev sahipleri eğitilmezdir.

sorun falan sizi ilgilendirmez. yasal olarak yapabileceği maksimum zam oranı bu ay için %18, önümüzdeki ay bi tık artıp 19-20 falan olabilir. bundan 1 kuruş fazla isteyemez. eğer anlaşamazsanız ekim ayında açıklanacak oran kadar artışla kirayı ödeyerek rahatça oturmaya devam edebilirsiniz.

yasal orandan 5 kuruş fazlasını yapma. ama bence ev ara, bulursan da çık git böyle acizlere para kazandırma.

@lcha,muadil evler onun istediği fiyata yakın. ayrıca taşınma masrafları vs'de var.

büyük ihtimal çevredeki evlerin fiyatlarına özenip o fiyattan istemiştir. en fazla değer kaybı davası açmaya kalkar, bir yılda anca sonuçlanır o da. en az bir yıl oturun

şükür bizim kiracı sizin gibi değil, zaten hiç böyle zam yapmadık 1500-1600 lira kiranın olduğu ortalama 1300 olan yerde 800e oturuyor ama çıkar mısın satıcaz dediğimizde de ikiletmedi. adam zaten 2 ay öncesinden söylemiş ne diye zorluk çıkartırsınız ki ? mülk sizin değil bişey değil, tek hatalı tarafı yüzde 35 istemesi, 6 yıldır oturuyorum yasal olan 18i kabul ederim diyin ediyorsa oturun etmiyorsa çıkın geçin mahkemeye versin 1 yıl kazanın falan tavsiyelere bak, yazık.

%30 terbiyesizlikten başka birşey değil. Bizimki de olmayan Türkçesiyle “pöyösödö övlör çok ortto” diyor ama umurumda değil. Geçerli bir nedeni olmadıkça 10. Yıla kadar oturacağım yasal artışı yapıp.

Ev adamin. Aciz olmayin.

@
hayati cozemeyen adam, konuyu uzatmamk için ilk mesaja yazmamışştım ama, torunum gelecek dediğinde çıkacaktım ben zaten. yasal oalrak çıkmama hakkım olmasına rağmen "adamın kendi evi, ne apabilirz ki" deyip ev bakmaya, sağdan soldan karton kutu istiflemeye bile başlamıştım. ama bir şeyi bahane edip kirayı yükseltmek istiyor ben de yasal hakkımı kullanmaya karar verdim. olayın bu raddeye gelmesine kendisi sebep oldu, vicdanım rahat.

Bu süreç çok sıkıntılı bir süreç. Piyasada gerçek enflasyon %60-80 ama resmi belirtilen rakam %18. Kiracının alacağı maaş zam oranı düşük olacak. Çok sıkıntılar olacak. Herkes haklı.

Ev sahibi 1. dereceden bir yakını için sizi çıkartabilir, buna hakkı var. Ancak yakını evde oturmazda başka birisine kiraya verirse, 1 senelik kira kadar tazminat alma hakkınız var.

Kirayı en fazla %18 artırabilir ancak her 5 sene sonunda yeniden değerlendirme hakkı var. 5, 10, 15, 20... senelerin sonunda yani. Duruma bir bakın. Çevrede kiralar nasıl, ödeme durumunuz nasıl, kirayı geciktirdiniz mi vs. Duruma uygun bir zam oranı belirleyip açıkca konuşun.


.

başkasının arsasına diktiğiniz ağacı tabiki kesmeniz gerekiyor.

Kendi arsandaysa götü yiyosa gelsin kendi kessin. Kendi arsanda değilse hak iddia edemezsin. Dallar o tarafa geçiyorsa buda gitsin.

Çok şikayetçiyse mahkemeye versin. Götleğe bak. Ağaç hışırtısından rahatsız oluyomuş. Huzur duyması gerekirken. Ulan ne kekolar var ya. Siktirsin gitsin california’da 50 dönümlük arsada malikane tutsun çok rahatsız oluyosa

Edit: onun zevkine sokayım ben

Ona direk sektor olup gitmesini soyle.senin bahcene diktigin agaca kimse karisanaz.agac hisirdamasina karsi cikmak nedir,nasi bi rahatsizmis adam.

nasil kafalarsiniz siz boyle ? resmen magandalari elestiren ayri magandalarsiniz, adamin arsasina gecen dal yaprak ne varsa adam ne isterse onu soyler, elalemin zevkine bile siz mi karisacaksiniz ? ister agac ister ister havuz ister baska bir sey, adam tapu parasi neyse verip satin almis, istemedigi hicbir seyi dikta ederek sevdiremezsiniz.

agac tabii ki hisirti yapar, komsun bula bula bu bahaneyi mi bulmus? cok matikli.

size tavsiyem: cozum odakli ve nazik olunuz.

agaclar sizin arsada, kokten kesmenize gerek yok. o tarafa gecen dallari budayin yeterli.

komsunuz da bir tuhafmis bu arada. agacin hisirtisindan korkmak? onun sizden boyle bir sey istemesi, sizin de ondan, onun evinin sizin gozunuze hitap etmedigi icin yiktirmasini istemenizle esdeger. o kadar sacma bir yaklasim.

gecmis olsun, sabirlar diliyorum.

Cezası var ağaç kesmenin. Orta noktada buluşun ağaç dibine kezzap falan döküp kurutur.

bu milletin genlerinde doğa düşmanlığı var arkadaş. hışırtı yapıyor ne demek? yuh be.

Bi güvenlik kamerası dik, dalları buda komşunun tarafındaki. Gelirse de sana giren çıkan yok, git şikayet et de. Bir bok yaparsa da elinde görüntü var mahkemede yağma suçundan hem hapsi var hem de ödemek zorunda maliyetini.

aptal saptal sebepler. ağaçtan korkmak ne demek. sakın kesmeyin. onun tarafına geçen dal varsa kesebilirsiniz.

böyle bir salakla ben de tartışmıştım bir ara. evde yokken ağaca kurutucu sıkmış.

Dalları budayın yeterli.
Ama benden bir tavsiye ağaçlarınıza bakan bir kamera koyun. Bu kafayı yazlık bölgede yaşadığım için iyi bilirim. Ağacın köküne zehir dökmeye kadar giderler.

kesmeyin. olaki komşunun gelip kestiğini görürseniz hiç ses etmeyin videoya alın. avukat arkadaşlar mevzuata daha hakimdir bilgi verebilirler, ağaç kesmek öyle hışırtı yapıyodu bende kestim diyecek kadar basit değil, cezası var. emsal kararlar da var para cezası şeklinde alınmış. al videoya git savcılığa. ağaç kesilmez abi.

Böyle salak bir bahane duymadım hiç. Ben de senin perdenin şeklinden korkuyorum, gulyabaniye benziyor. Çıkatın perdeleri deyin sizde. Öbür tarafa geçen dalları budayın ve konuyu kapatın.
Kamera iyi fikir. Bu ağaçtan korkan ruh hastalarından herşey beklenir.

bu durumlarda tema aranabiliyor- komşunun yapabileceklerine karşı ne önlemler alınması gerektiği ve sizin haklarınız hakkında bilgi almak için.

Avukat değilim.

Hemen ekran görüntüsü alın elizde bulunsun. Kişi hesabını silerse aldığınız ekran görüntüsünde "instagram kullanıcısı" yazmasın ismi yerine. Sanırım yazsa da dava açılır ama siz gene de bir avukat gelene kadar bu işlemi uygulayın.

Savciliga git, cok basit

ekran görüntüsü delil olarak kabul edilmemektedir.

Sıfır.
Sen başına bela. Alma riskini 200 TL ile hallettin. Kaça hallederdim diye hesap yapma. Razı geldiğin bir bedel. Ötesini sorgulama

Taksici olarak bakmican olaya, bi sahisin bi parca boyatmasi ist de min 250 lira. Taksiciler sureklilikten ucuza yaptiriyor, sigortan bozulsa 1500 tl gecirirler kurnazlikla. Iyi fiyat

Arkadan vurdugun icin polis gelseydi taksi şoförleri genelde sorunlu olsalar da sucun bir kısmı sana yazılacaktı, 3/8 falan gibi. Puan cezası falan derken ugrasacaktin. Alkollü isen ve hala etkisi altindaysan taksideki bir çocuğu falan da öldürebilirdin. Bu nedenle sempati duyamıyorum sana ama ucuz yirtmissin.

200 liraya bu devirde arkadan vurmak çok iyi fiyat :) kazıklanmadın.

sen 200e bedavadan halletmissin, taksici de parayi cebe atacak zaten.

tam bir win win olmus :)

kaybeden; arac sahibi.

$30, para değil.

bu tür şeylere biz stop loss deriz:) eğer olayın toksikleşmesine izin verseydin belki de 500 600 e patlayacakti, sen zararı 200 de kestin ve olayı hallettin:).

buna stop loss diyen emlakçı falan galiba.


iyi yırtmışsın taksici insaflı davranmış.

çok ucuza yırtmışsın.
boşver dostum

abi adam önceki gece içmiş muhtemelen hiçbir etkisi yok üzerinde alkolün sadece test yapıldığı takdirde kanımda çıkarsa ve başıma dert açılırsa diyor adama sarhoş muamelesi yapmışsınız iki dakikada çok ilginç.

İyi yapmışsınız. Taksi sahibi gelseydi aracı 2-3 gün garaja çeker, günlük masrafları falan da alırlardı sizden.

niye herkes iyi yapmissin diyor bilmiyorum ama bildigin taksici seni gunduz vakti ayak ustu sikmis. arkadan carpip suclu da olsan sigorta denen sey bunun icin var. kasgo bile devreye girmeden zorunlu sigorta karsilardi onu. ki zaten soyledigin gibiyse arabada hicbir sey o tamponlar cikmasi icin yapiliyor zaten. elinle vursan geri yerine girer. taksici bir de. cagiralim polis tutanak tutulsun desen zaten onun 1 1,5 saatine mal olacak musteri alamayacak zarar yazacak.

1- araç kullanmak yada ehliyet sahibi olmak bir zorunluluk ama utanmana gerek yok.

2- yakınında sana yol gösterecek birileri yoksa illaki kazıklanacaksın. tecrübe ettikçe bu olay bitecek. sanayi insanı kazıklamayı sever. servisler de dahil.

3- araba sahibi olmak para kazanmanın sembolü değildir. para kazandığını göstermek istiyorsan daha farklı yollar var bana göre.

4- güzel bütçe. ilk araç için iyi bir bütçe.

5- Bence ilk aracın benzinli olmalı. LPG işine girme. Sonradan dizel yada LPG'ye geçersin. Araba sürmeyi ve arabana bakmayı benzinli araçta öğren. 1600 cc hacimli motor üstüne çıkmadıkça fazla vergi vermezsin. Arabanın yaşına göre de farklılık gösterebilir. Kasko da aynı şekilde.

6- Klasik olacak. Polo (dsg sorunundan dolayı ikilemdeyim) yada Clio öneriyorum. Aracı aldıktan sonra sürüş dersi alabilirsin.

2.el araç alırken sana yardımı dokunacak birisiyle almalısın.

Duz vites alacaksin, nokta. Istanbulda yasiyorsan pm at yardimci olurum elimden geldigince.

Lpg olmasın. Al sat yapmayı seven biri yanında olsun alırken ve ekspertiz de yaptır.

cook ucuz bisey al, ilk aracin ve park ederken falan kesin surter vurur cizersin, icin rahat olacak ve acemilik atacak modellere bak, sonra ne alacagini da anlamis olursun, sakin parani 50 binlik bir araca gomme.

Son 1 aydır eski model premium araçlardan yeni model düşük model araçlara herşeyi araştırdım 42-52 bin arası otomobillerde. Sanırım şu anda en mantıklı model 2011-2013 model arası Clio. Çünkü o paraya göre nispeten yeni ve içi dolu bir araba. İçi dolu derken özellikle acemi sürücüler için önemli olduğunu düşündüğüm park sensörleri, seyir halindeyken kontrollerini kolay yapabileceğin tuş/ekran tasarımı, kullanılan fren, süspensiyon vb parçaların kalitesi olarak bakıyorum. Güvenlik seviyesi, kullanılan malzemenin sınıfı vb konuları da araştırmıştım oturup. Baya az yakıyor 0.9 benzinli motoru ve daha büyük 1.2 motordan daha ekonomik olmasının yanında performansı da daha yüksek. Şimdiye kadar kullanıcı yorumları büyük oranda olumlu. Parçaları da ucuz. Vergisi en düşük seviyede, kaskosunu bilmiyorum. Tabi otomatik istediğinde 53 bin liralara çıkıyor fiyatlar.

Otomatik olsun ve 50'nin altında olsun dersen arada sırada Peugeot 208'ler oluyor o fiyata. Yakıt tüketimi, parça fiyatları ve performans olarak Clio'ya yakın.

Bence istanbul'da acemi birinin sedan alması boşuna dert tasa. En iyisi bu araçlardan başlamak.

Kazıklanma konusu korkutucu evet, ama çevremdekiler Otorapor'u çok övüyor. Hani arabadan anlamayan biri 200-300 verip buraya götürdüğünde normalde zor görülecek sorunları hasar geçmişini önüne döküyorlar en azından.

Bu arada ben yarın alacağım derken vazgeçtim şimdilik bir arabaya o kadar para vermekten. Piyasa malum. Tamam araba fiyatları da artıyor (clio için 1.5 ayda fiyatlar 47'lerden 50'lere çıktı) ama para daha hızlı değerleniyor. Bazen 27 bin lira civarına 307 falan alsam hem az para versem hem de sürttüm çarptım derdi daha az olsa diye düşünüyorum.

bildigim kadariyla, arac bedelinin hesaplanacak once, sonra karsi tarafin trafik sigortasi limite kadar odeme yapacak, kalan parayida karsi tarafin kaskosu odeyecek. Kaskosu olmasaydi arac sahibi odemek zorunda olacakti. Yanilmiyorsam size kazada hata oranina gore odeme yapilacak.orn: karsi taraf 8/8 kusurlu olursa belirlenen arac bedelinin tamami, 6/8 cikarsa arac bedelinin 6/8sini size odeyecek.
sigorta acentaniza danisin sizi yonlendirecektir. Hatta size once dusuk meblag teklif ederler siz itiraz etmek zorunda kalacaksiniz.

Gecmis olsun. Karsi taraf yuzde yuz kusurlu cikarsa sorun yok, siz tutulan tutanagi kendiniz islettiniz mi, karsi tarf sizin yazdiginizi degistirebilir yoksa haksiz cikmamak icin. Eger karsi taraf tam kusurlu cikarsa size az para vermeye calisacaklar dava acacaksiniz, hizlica avukat bulun. Uzun bi hukuk mucadelesi bekliyor sizi, ama onden once kendi tutanaginizi kendiniz isleme sokun.

Ardaslar gerekli aciklamalari yapmis. Ek olarak sogorta sirketi araci pert yaparsa cikan futari genellikle dusuk veriyorlar.

Yeni sonuclanan bir olayda motosikletime 6000 tl verdiler. Itiraz ile 7000 tl yukseltildi.

Aklinizda olsun.

tutanak direkt trafik polisi tarafından tutuldu. Değiştiremezler diye düşünüyorum.


İşleme sokmak derken servise tutanağı ve arabayı teslim ettim sanırım ekstra birşey yok bunun haricinde.

Bu arada belirtmeyi unutmuşum kanımda 38 promil alkol çıktı trafik polisi yasal sınırlar içinde sorun olmaz dedi.

3-4 saat öncesinde 1-2 bira içmiştim.

Doğru söylemiş memur bey. Hem sınırın altında alkol oranı hem de alkollü araç kullanmak asli kusur sayılmıyor. Alkolün sürüş yeteneğini ne kadar azaltmış olduğunun tespiti yapılıyor bir sürü parametre var. Karşı tarafa tam kusur verildiyse karşı taraf sigortası ve varsa kaskosu karşılayacak, aşkın tutar varsa kendisi karşılar. Trafik sigortaları hasarlı araç başına maksimum sigortalı aracın rayiç bedeli kadar teminat veriyor.


Perte çıkmazsa değer kaybı talep edeceksiniz. Kolay gelsin.

Karsi tarafin sigortasinin verecegi rakama ne olursa olsun itiraz edin. Cunku hep piyasa fiyatindan dusuk verirler. Sizi arayip araciniza x bin lira deger bictiklerini ve bunu kabul ettiginize dair ibraname imzalamanizi isteyecekler. İmzalamayin, benim aracim bundan daha fazla eder diyin. Sahibinden.com, hurriyet emlak oto, arabam.com gibi sitelerden ve civardaki galerilerden fiyat aldiginizi belirtin. İlla ki yukseltirler. Cunku sigorta sirketleri kar amaciyla kurulan isletmelerdir ve oncelikli hedefleri karlarini maksimize etmektir. Asla aracinizin gercek degerini vermeye yanasmazlar. Ayrica pert olan araciniza ornegin 30 bin lira verecekler. O araci da hurdacilara, yedek parcacilara 6-7 bin liraya satip masrafin bir kismini kurtaracaklar.

1-Asagidan evine gelen kabloyu degis.
2-kablolu baglaniyorsun degil mi?
3-ayni zamanda modemin kablosuz ise baskasi disaridan baglaniyor mu ona bak

bence ttnette bir problem var ben de basligini acmaya geldim. evde 100mbit internet var ama 2 gundur yurtdisi icerige erisim 2-4mbit hizinda. yurtici serverlar 100mbit calisiyor ama avrupa serverlari dediginde hiz 2-3mbit e dusuyor.

speedtestten baska bir server sec yurtdisinda olsun bak bakalim ayni hizlari alabiliyor musun. speedtest varsayilan olarak ulke icinden bir server seciyor. o da hizda sorun yok yani. sorun yabanci hostlarla iletisimde.

@müptezel dostoyevski

1) onu ben değiştirebilir miyim yoksa elektrikçi mi çağırmam lazım?
2) hayır wifi
3) modemim şifreli başkası bağlanamaz sanırım.

bu arada ping 90 olarak gözküyor.

@robokot

aynen helsinki seçtim dediğin gibi 2.38 mbit'e düştü hız. ne yapacağız peki? :/

valla yapacak bir sey yok bekleyecegiz. benim kendi vpn serverim almanya'da, simdi amsterdam hizlarina baktim normal, geri kalan hepsi kagni gibi. o yuzden gecici olarak amsterdam'a tasiyacagim server'i ama vpn kullanmiyorsan yapabilecegin bir sey yok sanirim. arayip sikayet edecegiz surerse.

Ağ tarafsızlığı diye geçen olayın kurbanıyız yoğun saatlerde aynı bilgisayarda vpn olmadan aynı siteye girdiğimde video kalitesi düşük ve donarak geliyor ama opera ile vpn’i açtım aynı siteye girdim kalite, akış bayağı değişti.
Bunu bir dene ben fiziksel bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum.

Hayat zaten bu kadar zorken, çok daha zorunu seçmişsin kendine. Bunlar iyi günlerin. Sen bir de o çocuğun ergen zamanlarını gör. Allah güç kuvvet versin.
Mesela mezuniyet töreninde parasını aile bütçesinden karşıladığın cübbeyi giyip, babasına şirin görünmek için sana tavır yapmasını sineye çekecek, yine de tatsızlık olmasın diye, mezuniyet hediyesini tebessüm ederek takdim edeceksin.
Hukuğun her alanında internette bilgi kirliliği oluyor. Çünkü her olay kendine özel, kanunlarımız esnek, hakim yorumları çok farklı. İçtihat denizinde boğuluyor insan.

abi kolay gelsin. ben okurken saclarim dokuldu.

Allah sabir versin, boguluyor insan.

Velayete sahip olan taraf çocuğun menfaatini gözeterek hareket ettiği müddetçe taşınmak vs sorun teşkil etmez. Şehir değişikliği yapılamaz diye bir şey Yok. Mahkeme için önemli olan çocuğun bu durumdan olumsuz etkilenmemesi.
Kolaylıklar dilerim ben de...

@cücegezegen e cevaben;
Velayete sahip olmayan tarafın çocuğu görme hakkının rızasız olarak elinden alınması durumu söz konusu değil mi burada?
'Çocuğun bu durumdan olumsuz etkilenmemesi' durumu çok göreceli değil mi? Göreceliliği yoruma açık değil mi?
Bu durumda velayet konusunun yeniden gözden geçirilmesi gündeme getirilemez mi?

Sn. Oğuz Altun’a, her durum kendi özelinde değerlendirmek gerekir. Kişisel ilişki süreleri farklı şehirlerde olunmasına göre değiştirilebilir. Çekişmeli olan böyle bir hususta zaten rızayı temin etmek mümkün olmayacaktır. Velayet değişikliği başlı başına farklı sebeplerle değerlendirilir. Burada salt annenin çocuğa farklı bir şehirde gelecek kurması velayet değişikliği sebebi yaratmaz. Yeterki bu değişiklik babası ile görüşmeyi engellemeye yönelik bir amaç taşımasın.
Saygılarımla

'Her konu kendi özelinde değerlendirilmelidir.' müştereğinde buluşmuş durumdayız. Ben size yerden göğe hak veriyorum. Ancak; 'Yeter ki...' sözünden sonra söyledikleriniz bile olayı muğlaklaştırıyor.
Soru soranın, siyah ve beyaz netliğinde bir cevap beklentisi var.
Ben bu konuda haddinden fazla gri olduğunu vurgulamak istedim sadece.
Yanlış bir dil kullandıysam affola.

karısı kendisin yakın zamanda 8 aylık bebeği ile terkedilmiş bir adam olarak, böyle bir şey yaparsan tüm günahlarım sana girsin. ne bileyim allah varsa da belanı verebilir sorun yok.

ne demek babasından çocuk ayırmak. pislerim arabasına, evine. araba bildiğim kadarıyla başka şehirden başka şehire gidebiliyor. ev işini de oradakileri satıp burada alabilirsiniz herşeyi.

ama işte olay tabi ki bunlar dğeil, olay çocuğu babadan ayırmak.
başka şehire gidip yaşamak da tam senin fikrdndir bence.

İdeal ve sorunsuz bir yaşam tarzı için teoride evet bu şekilde yaşanabilir. Ama sağlık sorunları, beklenmeyen giderler, kiracıların ödemeyi aksatması gibi sıkıntılar her zaman olacaktır. Yani bence pratikte bu şekilde yaşamak mümkün değil. Ayrıca hazıra dağ dayanmaz diye de bir laf vardır.

bu sistem hızlı çöker.
aylarca kira vermeyen o kadar çok insan duydum ki. elbet biri (belki de aynı anda ikisi birden) denk gelecektir.

yıllar içinde kentsel dönüşüm, artan kat mülkiyeti gibi piyangolar vurmaz ise muhtemelen evler eskiyip kira gelirleri düşer, ki gelişen teknoloji ile akıllı evler revaçta olacak, tüm evlerin akıllı sistemlere entegre olması söz konusu olacak, arkadaşınız bu tarz yatırımları yapamaz ise gelirleri ciddi düşer.

türkiye'den daha ucuz savaş, kaos olmayan, yaşanabilir ülke çok zor, nitekim bizim ülkemiz bayağı ucuz oldu dışarıdan bakınca, olsa olsa da %10-20 ucuzu olur, TR'den gelir alıp dışarıda devam ettirmek zor bence.

Yalnız arkadaşınızın hayat görüşünü beğendim, biraz cesur olursa istediği hayatı yaşar, önerim bence evleri satıp dükkan satın alması, hem bakımı çok olmaz hem de geliri daha garanti olur.

Bildigim var boyle yasayan. Kira geliri biraz daha yuksek, 40 li yaslarina geldi bu insanlar. Takiliyorlar hep, arada zeckine ufak is girisimlerine girip batirdiklari sa du ama para kazanamdilar hic kirayla gecindiler. Son 20-30 yilda evleri eskidi ama yerleri daha da degerlendi, mis gibi hayat

idealde, evlerin bulundugu yerler kotulesmezse ve kenara para ayirirsa tikanmaz.

ama para ayirma konusunda disiplinli olmasi lazim. kullanilan ev eskir, gelecekte ara ara sifirlanmasi en kotu tadilati gerekir. yoksa kira geliri giderek o gunun sartlarina gore duser. Yani bugun 1 kirayla 10 ekmek aliyorsa gelecekte 1 kirayla 6-7 ekmek alacak hale gelir.

zam oyle yuzde 10 ile falan olmaz, enflasyon orani kadar zam yapma hakki var yasal, ve onu yapmak zorunda, yoksa kira geliri duser. Bugun kiranla 10 ekmek aliyorsan, enflasyon %15 ise, ama sen %10 zam yaparsan, yarin kiranla 9 ekmek alabilirsin. sonraki sene bu 7.5 ekmege duser, sonra da kusa doner. enflasyonu takip etmeli kira.

kendine bir acil durum fonu olusturmali ayri olarak cunku gun gelecek bir veya iki kiracisi birden kirasini odemmeyecek, belki aylarca. mahkemelik olacak ve belki 1 sene kiradan vazgecmek zorunda kalacak, o para buharlasacak, bu şoklari absorbe edecek bir fona / para biriktirmeye de ihtiyaci var.

kendi saglik sigortasini yapmasi lazim. Yani 3000 liradan her ay bu giderler cikarilmali, kalan para yenebilir.

Şöyle de bir sey var tabii, bugun bir cok yerde evler 20-25 yillik kira bedeline satiliyor. iki ev var, bu 40-50 yillik kira parasini pesin almak demek. Evleri satip isi bilen birinden destek alip bu parayi yatirim yapip da yasayabilir, dovize cevrilir bir kismi yabanci borsalara konur vs. riskler dagitilir ve her sene buradan belli bir yuzde cekerek yasayabilir. Yani ayni emeklilik parasi gibi, sabit bir para var ve bunun marketlerdeki getirisinden gecinme. Hatta 3 evi birden satirip bilesik getirisini yukseltebilir, gezmeyi seven biriyse bir eve de bagli kalmaz.

Bence iyi yonetilirse para 3 evi olan birinin calismasina gerek yok minimalist bir insansa ayni zamanda. Ben evleri satar parayi degerlendirerek yasardim ama para yonetimi bilmiyorsa sonu kotu olabilir. Kira gelirinde de kotu kiraciya denk gelme riski var. Veya bir ekonomik kriz durumunda yine kirasini alamaz. Ev giderleri vs. icin hep kenarda para biriktirmesi gerekir oyle dezavantajlari var.

Çalışmaz - en basitinden allah korusun hastane ile ciddi bir işi olsa falan zora düşer->sağlam bir özel sağlık sigortası lazım o da zaaten bu parayı yer

Kocası zengin olacaksa, onun evinde kalıp, onun sigortasından yararlanıp 3 ev kirasını ayrıca yiyecekse olur.

En iyisi ilgilendiği bir işte çok da yorulmadan uğraşması bir gelir elde etmesi, illa maaşlı çalışmasına gerek yok

İnsan üretmediği sürece, kendine başkalarına faydalı olduğunu hissetmediği sürece psikolojik olarak çöker diyorum ben.

Maddi olarak da çok sağlam bir sistem gibi gelmedi bana.
Yüklü miktarda paraya ihtiyacı olursa zorda kalır.

valla çevremde sadece ev kirası geliriyle yaşayan en az 5 kişi var. her yaş grubundan var. hepsinin ortak özelliği şu: hayattan hiç bir beklentileri yok, minimalize yaşıyorlar. bimdem petibör alıp yiyip falan yaşıyorlar. arabalarını hiç değiştirmiyorlar. 20 senedir aynı arabaya biniyor. mesela öğlen siesta falan yapıyorlar. yani asalak gibi mal gibi yaşıyorlar bana göre. imreniyormuyum? evet imreniyorum.

arkadaşlar hem sosyolojik hem psikolojik hem de ekonomik gayet güzel yazmışlar. ben biraz daha detay vereyim;

sağlık problemleri carla çomak sokabilir.
ev sahibi olarak 2 evin çöp ve emlak hatta bazen asfalt gişeleri vb vergileri yilda 2 kere bütçe ayrılmalı.

yine apartmanda olabilecek tadilat (boya, dis cephe, cati..vs) masraflar da evsahibine ait. bunları da öngörerek kenara para ayırmalı.

kısa vadede çabuk çöker bu sistem.

Fazla otostop çekmesinde ne yaparsa yapsın. Ülke sapık dolu totoyu çizdirmesin

Bu arada kira evden geliyorsa o evin yıpranma masrafları olacak, vergisi olacak, 25-30 sene sonra hurda haline gelecek.

3000tl kira ile gecinmek icin yeterli degil. kenara hic para atamaz. arada evleri tadilat ettirmesi gerekir, evlerin bos kaldigi zamanlar olur, emlak balonunun patlayip, kiralarin dustugu yada zam yapamadigi yillar olur vs. kendisi icin yapacagi ekstra masraflara vs deginmedim bile digerleri deginmis onlara. o yuzden 3000tl iyi bir miktar degil bu is icin. kira ile gecinen insanlarin buyuk cogunlugunun 10+ evi olur ve kenara ciddi para koyarlar ki gerektiginde evlerin 30% kadari bos da kalsa yada evleri ciddi bir sekilde tadilattan gecirmek zorunda da kalsalar sikintiya dusmesinler

İyi akşamlar. Böyle tanıdığım biri var. Ben.

Yeri güzelse gittiği yere kadar gider. Benim dedem ölmeden 2-3 sene önce benim üzerime 2 daire 2 dükkan yaptı öldü gitti. O dükkana biz arkadaşla tobacco shop açtık 2 sene işlettik başka yere 2. şubeyi falan açtık. devredip kiraya verdim sonra. Tek dairede kendim yaşıyorum, diğeri kira, 2 dükkan kira. 6 bin lira falan geliyor. yetiyor gayet. Yani çalışmadan 6 bin lira gelince, eforsuz falan yeter be şükür diyip geçiyorsun. Tek sıkıntısı işte, 1 sene oldu ben devredeli bağkur ödüyordum sıkıntı yoktu ama şimdi saldım onu ödemiyorum. Sağlık çok sıkıntı abi, ben öyle hiç hasta olmam falan ama olur ya başıma bir iş gelse sıçtık yani. Diğer sıkıntı ise insanların ''ulan böyle hayat mı olur'' diye sitem etmesi. Tabi bazısı özeniyor, bazısı kızıyor. Ben de 2 dükkan açtık daha napak emekli oldum diyip geçiyorum.

kiracılarla fazla yüz göz olmuyorum. Arıyorlar yavuz kardeşim falan diye sadece tamam abi diyip geçiyorum. Zam yapmıyorum, zam için aramıyorlar, elden vereceği zaman arıyor sadece gidip alıyorum. İşler nasıl abi hee abi tamam abi diyip geçiyorum. Yüz göz olursa yanar. Olmayacak, olmamalı. Yer güzelse, benim yer güzel mesela. Biri çıksa 1 hafta içinde başkası hemen yerleşiyor. Boş kalmıyor hiç. Yani yer güzelse gittiği yere kadar gider. Ama işte sağlık sıkıntı.

kiradaki evleri sayet apartman icerisinde ise olur da bir gun kentsel donusum yapmasi gerekti, cogunluk apartmanin yenilenmesini istiyor, istanbul da bi ev yenilemek 150-200 bin tl oldu artik, tabi bu lokasyondan lokasyona degisiyordur, ortalama konusuyorum, o denli buyuk bir meblayi ayarlayamacagini varsayarsak, evini satmasi baska yerden ev almasi vb gerekecek, kendi basina bunlari ayarlamasi zor olur, basinda bir buyuk olmadan, yutarlar onu, dolandirilmaya cok musait tek basina, cok fazla detay var.

Dolar 5 lira oldu 3000 lira para 600 dolar ediyor, mütevazi bir hayat tarzıyla bile sürdürülebilir bir sistem değil. Arkadaşın hala gençken bir 10-15 sene çalışsın daha sonra emekliye ayrılır bu mütevazi hayatı yaşar. Bunun dışında arkadaşın evlenmeyi düşünürse ev bütçesine 3000 tl katkıda bulunarak eşiyle birlikte gül gibi geçinir gider.

bence gül gibi geçinir gider. kendi oturduğu evi de kiraya verir, gezer tozar. o arada da ufak gelir elde ederse (yazarlık gibi işler) tadından yenmez.

zaman içinde o evler eskise de değerleri artacak. çünkü lokasyon.

böyle yaşayan çooook insan var. okul-iş-beyaz yaka kölelik çemberinden kurtulamayanlara çok garip geliyor nedense.

bence gezip tozmasın. sevdiği ve para kazanabileceği bir iş bulsun. tabii 8-5 hayatı zindan etmesin ama hem para kazanabileceği, hem eğlenebileceği bir uğraş. ne bileiym geziyorsa youtube kanalı açsın. :D ayrıca 3 bin lira geliri varsa onu da yatırım yapsın. direkt mal gibi hepsini harcamasın. harcasın ama harcarsan bu 3 binlik kira gelirini nasıl daha arttırabilirim diye düşünsün. kira vermiyormuş zaten. çalışmasın ama 2 bine geçinip 1000 lirasını köşeye atsın.

Aynı. Bugün bir suru yolcu gemisinde eleman arandığını gördüm. Sadece yaş belirtmişler. İş ne işi onu bile yazmamışlar.

ben de bulamıyorum, 1 ay olmadı mezun olalı 40+ yere cvmi ilettim tek bir (1) yer mülakata çağırdı ve o da olumsuz oldu

PHP programlama ile ilgileniyorum, özel sektöre gecmeyi düşünüyorum, internette yüzlerce ilan var bu sektörde (Developer). Demek ki sektörüne göre değişiyor. Ama kriz olduğu kesin.

dostum belli bi meslegin var mi bilmiyorum lakin spesifik bir ilan bakmayip rahat diye tabir edecegin is bakiyorsan bitti o devir, istanbul avrupa yakasindayim, 2010 ile 2018 arasinda is sartlari o kadar degisti ki, 2013 sonrasi zaten kotuydu, 2016 sonrasi tamamen felaket oldu.

gazete ilanlarinin en kotusu 12-13 saat calistirir.
ilan sitelerinde belli bi vasif olmadan herkesin yapabilecegi isler kalmadi, arayan ya kole ariyor ya tam vasifli eleman.
70 80 tane madde yazmis almak istedigi eleman icin verdikleri maaslar asgari.
yani kendini yalniz hissetme, herkes bu durumda. ya bi tanidigin olacak devlete memur olup en kotu 3200 tl maas alcaksin ya da asgari maasi kabulleneceksin ya da ticaret icin kafa yorucaksin sansin yaver giderse artik.
ama bu ulkede arkanda birisi olmadan sifirdan bir yerlere gelme ihtimali sifir, otesi yok.
piyasada is bulma olayi kalmadi artik, gencler bu durumu kabullenip satis danismani olup kariyer pesindeler, magazacilik disinda kariyer yapilabilecek hicbir meslek kalmadi tanidiksiz insana. bir avm ye girin satis danismanlarinin %90i universite mezunu, magazacilik yaptigim bir donemde 4-5 sene once, 23 kisilik kadronun 22 si universite mezunuydu, sadece mudur eski calisan oldugu icin lise mezunuydu, hesap et.

1-yapabilir
2-ikametgahini aldirsin isini halletsin, ardindan degistirsin tekrar.
3-evin ana esyalari haciz edilemez ve istanbulda haciz depolari dolu, yer yok, ve evin ana esyalari haczedilemez vs vs. avukatlar haciz islerini sevmezler, goz korkutmak icin ellerinde bulundururlar bu imkani, kimse konu komsuya evinden esya alindigini gostermeyi sevmiyor cunku.

@muptezel dostoyevski +1 ayrıca mal oldu ki haciz işlemi yapmaya kalktılar anne istihkak iddia edip yeddiemin olarak eşyanın kendisine bırakılmasını talep edebilir

Pardon cok merak ettim pasaport cikartmak icin neden ikametgahini almasi gerekiyor?

Yaparlar borcun buyuklugune bagli olarak.

Değişir
200-700 arası ortalama

yedirebildikleri kadar. ortalama kalite minimum 250-300 tl.

(git: youtu.be )

Guzel bilgiler veriyodu.

uzunca bi süre air optix kullandım. göz kuruluğu ve batma yaptı bi süre sonra. 3 yıl falan kullanmadım. oasys kullanıyorum şimdi. ilk başlarda çokça iltihap oldu gözümde. bi de insanların yüzüne bakarken gözlerim yaşarıyordu. bıraktım tekrar kullanmaya başladım. şimdi memnunum. bu biraz bünyeyle alakalı bişey galiba.

Air Optix Night and Day AQUA tek geçerim. Ama tabi oasys e göre kayda değer fiyat farkı var.

1 senedir Biofinity kullaniyorum guzel.

Oasys dort sene kullanip biofi gectim, sukurler olsun, lens buymus

air optix, oasys, purevision 2hd falan denedim, hiçbirini kullanamadım. biofinity ile lens kullanmaya başlayabildim.

mailinizi aldım görüşmek üzere denir genelde o maile cevap vermeni isterler.

verme gerek yok

Bence ver.
Davetiniz için teşekkürler.
telefonda kararlaştırdığımız üzere şu gün şu saatte görüşmek üzere. yaz iki satır geç.

Belki birilerine iletmek için kullanırlar bilgileri.

bakirkoyde belediye izin vermiyormus kazilara, ben b.evlerdeyim altyapim 100mbit alabiliyor, incirlide bircok kuruma max 16 mbit verebiliyorlar fiber doseyemedikleri icin, o hizi alabilmen cok iyi, turk telekomu ara, hattin kac mbit destekliyor ogren ona gore kiyaslama yaparsin, kablonet 100mbit kullanan birine denk gelmen zor buradan bakirkoy icinde, ayrica sokak sokak degisen bir sey bu.

hocam yerinde olsam gereken hızı alamıyorum diyip bir alt pakete geçerdim, tasarruf açısından

uydunet genelde tam hızı veremeyeceği yerlere hizmet taahhüt etmez. bir arayın sorun problem var bence.

yapabileceğin çok bir şey yok. kendini rahat hissetmesi lazım. tamamen psikolojik bir olay kendimden biliyorum.

benzeri ama daha hafifi bende de var. yapılan işlemlere bakmasın. işlem bittikten sonra hemen kalkmasın, mümkünse ayaklarını kalk seviyesinden yükseğe gelecek şekilde biraz uzansın. onun dışında su vermek, cesaret vermek vs bir işe yaramıyor

kiz arkadasin detayli kan testi yaptirdi mi hic ? akdeniz anemisi var mi ya da baska bi degerinde dusukluk ?

ek olarak yapmasi gereken, kan verdikten sonra 15 dakika asla ayaga kalkmasin.
en az 200 ml portakal suyu icsin
badem,findik ici, antep fistigi bunlardan ikiser ucer tane yesin ayaga kalkmadan, hicbir sorun yasamaz.

Yatar vaziyette verdi kanı. Yine yüzü hafif soldu ama bi 15 dakika falan bekledi yatarak. Zamanla rengi düzeldi. Kalkınca da her şey normaldi.

Teşekkürler herkese :)

Ben de bugun basladim ayni sen gibi hata yapiyodum :)) iota btc kismindan alican, usd ye girme.

bence evet.

her 24 saatte bir tekrar yayinla.

Neden peki arkadaşlar?

24 saat sonunda populer ilanlardan dusuyor, tekrar yayinlayinca giriyor populere.

personel giris kartin ya da ozel olarak guvenlige ismin verilmemisse giremezsin.

akasyanınki bedava kartın yoksa giremiyorsun hemen yanında ispark var fiyatıda uygun

suç ?

instagramdan birine yürümek ne zamandan beri suç? taciz, tehdit, hakaret vs yoksa ne diye gideceksiniz emniyete çok merak ettim.

bir de sizin kulüpteki göreviniz nedir? insanların birbirine yazmasına engel olmak mı? herkes yetişkin değil mi yahu anlamadım yani koskoca kadın gelip şu kişi bana yürüyor dedi, siz de kenara çekip hesap mı sordunuz?

Suç bunun neresinde? Ben göremedim.
Daha doğrusu sizinle ne alakası var, kadın istiyorsa savcılığa gidip şikayette bulunsun.

sizin spor kulübüyle yeni üyenin alakası nedir?
dışarıdan biri de yapıyor olabilir.
kadının kendi sorunudur.
rahatsız oluyorsa savcılığa başvurabilir, savcı bunun kim olduğunu bulur.
sizin karışmanıza hiç gerek yok diye düşünüyorum. siz bu vakada yoksunuz.
sizin kulüp aslında yoğ.

cozumu kendi aralarinda, siz herhangi birinden sikayetci olamazsiniz. kadin sikayetciyse gidecek sikayetci olacak gerekirse tedbir aldiracak, adam o zaman yaklasamaz. ama "yurumek" de suc degil. kadin neye dayanarak o kisi oldugunu soyluyor?

bence sizin yapacaginiz bir sey yok, kadin sikayetciyse gidebilecegi sikayet edebilecegi yerler var, sizinle bir alakasi yok yani. ispati olmadigi surece adami zan altinda birakmaniz da buyuk haksizlik olur.

ahah.
harbiden suç nerede?
yürümekten kasıt ne?
ben olsam sizi mahkemeye veririm, hangi hakla birisini kenarar çekiyorsunuz?

klasik bir kezban vakasiyla karsi karsiyayiz.

yine kendini beğenmiş salak bir kadın vakası. erkekleri birbirine düşürmüş. inşallah çocuk kadını mahkemeye verir.

elo +1000

Hangi sıfatla, bir kişinin iddiası üzerine bu olaya bu şekilde, "müşteriyi kenara çekmek" gibi bir hareketle karışılıyor onu anlamış değilim. Ortada suç varsa (taciz vs.) rahatsız hanımefendimiz savcılığa şikayette bulunabilir. Bununla ilgili olarak kadını koruyucu kanunlar ve önleyici/koruyucu önlemler de mevcut, kendisine her türlü yardım da gösterilecektir.

Girmeyin böyle şeylere. Herkes sadece kendi üzerine düşeni yapsın, bir şey varsa da çözülmesi gereken yol ve yöntemle çözülsün ve çözülür.

Edit: Bu şahsın gerçekten tacizine şahit olunursa da bu kişinin üyeliği derhal sonlandırılır ve mesele kapanır ya da en azından sizden çıkar. Ama "kenara çekmek" gibi bir hareket ve kafa yapısı en basit tabiriyle, yanlış.

Eksik anlatmışım, yürümek derken tacize varmış mesele. Ben dernek başkan yardımcısıyım, o yüzden ben de dahil oldum kulüp içerisinde huzursuzluk olmaması adına.

olayı mahkemede çözelim o zaman diyecek kadar medeni birine denk geldiğinize şükredin.

Kulubun ne isi var bu olayla ya. Bence cocuk yapmadim diyor iste bir sikintin varsa git kendin coz diyin. Cok alakasiz olmus sizin ilgilenmeniz.

değil dernek başkan yardımcısı, cumhurbaşkanı dahi olsan karışamazsın. ifade verebilirsiniz ama yargılama yapamazsınız, hiçbiriniz.
restoranımda cinayet işlendi diye katili araştırmam soruşturmam ne kadar saçmaysa, dernek kulüp bizim diyerek tacizciyi soruşturmanız da o kadar saçma. savcı polis sizden ifade isterse konuşursunuz, işinize dönersiniz. karışamazsınız, müdahale edemezsiniz, delil toplayamazsınız, yargılayamazsınız.

Kimsenin şikayetini es geçmek de istemiyoruz, kimseyi zan altında bırakmak da.
Biz çok ciddiye alıp, erkeği kenara çektik çocukça hareketlere girme eğer sen yapıyorsan diye.

Kimseyi zan altında bırakmamışsınız gerçekten.

60'ların twilight zone'u
fringe
the crown - kraliçe elizabethi anlatıyor.

Banshee.

İzlediğim en muhteşem dizi diyebilirim ki 3. kere bitirdim ve tüm bölümlerini indirdim. O derece seviyorum.

the night of

Saygılar bizden, Kemal Sunal oynuyor. 25 dakika yaklaşık.

preacher

Nerde kalmıştık isimli bir dizi var. Türkmax kanalında yayınlanmıştı. 13 bölüm. Haluk Bilginer, tatlı hayattaki irfan var. Şebnem dönmez ve Deniz Arcak var. Deniz Arcak hayranı oldum ben mesela.

Yine her zamanki gibi Fargo demeye geldim.

Youre worst
Ray donovan

niye Vikings yazmıyorsunuz?...şu diziyi bi ben mi seviyorum ya. Bazen yazıyorum tik bile vermeyen oldu. ne yaptı Ragnar size ?

vikings efsanedir. ragnar in yeri ayri. yeni sezonu beklemedeyiz.

sco.lt

issuu.com

mahallelere göre az da olsa değişkenlik gösterir ama tam orta seviyedir.
yani bağcılar, esenlerden çok daha iyidir ama bi' beşiktaş, kadıköy değildir tabii ki.
gelir durumu ve insanı da ortadır yani.

b.evler semt semt gelir duzeyi cok degiskenlik gosteren bir ilce. unverdi kisminda evler 1 milyon tl civaridir, 1.5 milyon tl civaridir, ama burada halk zengin bile olsa, actiginiz dukkanin onlara hitap etmesi gerekir, ornegin kaliteli dizayni olan kahvalti dukkani. genelde belli bir yasin uzerindeki kitle o bolgede ev sahibi ve gida harcamalarina asla acimiyorlar.

ama gidip soganli tarafinda yapacaginiz isler bambaska olur, hangi isi yapacaksiniz ya da hangi bolgede is sahibi olmak istiyorsunuz bunu netlestirin once, tekrar danisin bize.

(git: youtubeabonesi.com)

youtubeabonesi.com